Yüce Yaratanımızın bizler için sunmuş olduğu mübarek bir geceye, günahların bolca bağışlandığı, hatalar ve kusurlar için bağışlanma dileyenler için affın sağanak sağanak yağdığı yeni bir fırsat gecesine Beraat gecesine kavuşmuş bulunmaktayız. Rabbimize şükrediyoruz. Sevgili Peygamberimize O’nun Ehli Beytine ve Ashabına salat ve selam ediyoruz. Cenab-ı Hak âyet-i kerimelerde şöyle buyurmaktadır
«Ha mim. (Halâl ile haramı vesair hükümleri) açıkça bildiren (bu) kitaba yemin ederim ki, hakikat, biz onu mübarek bir gecede indirdik. Gerçek biz (onunla kâfirlerin uğrayacakları azabı) haber vericileriz. (O, bir gecedir ki) her hikmetli iş, nezdimizden sâdır olan bir emirle, o zaman aynlır» (Duhan suresi 1-4).
Kur’ân-ı Kerim, berat gecesinde Levh-i Mahfuz’dan alınmış ve bir bütün hâlinde dünya göğüne indirilmeye başlanmıştır. Bu gecenin mübarek oluşunun başlıca sebebi de bundadır.
Kur’ân-ı Azimüşşan inmezden önce insanoğlunun efkârını dalâlet, kalbini küfür bulutlan kaplamıştı, insan mabud-ı hakikîyi bırakmış, taşlara, ağaçlara ve putlara tapmaya başlamıştı. Abdin ibadet ve itaat bağları kopmuş, insan denilen tabiri caizse insanlığını unutmuştu..
Cinayet ve rezaletler, sayılamayacak kadar çok, yazılamayacak kadar bayağı idi.
İşte bu duruma gelen yeryüzüne, Kur’ân-ı Kerim’in inmesinin birinci kademesi, Şâbân-ı Şerifin onbeşinci gecesine tesadüf ettiğinden dolayı bu gece müstesna bir değer taşımaktadır. Bu gece hürmetine, birçok günahlar bağışlandığı için, BERAT GECESi adını almıştır.
Bir yılın muhasebesi yapıldığı hikmetli işlerin kara bağlandığı nicelerinin kurtuluşa erdiği Allah’ın bizlere ikramı olan tövbe ve istiğfar günahlardan kurtulma gecesinde Allah’ a olan olan ahdimizi yenileyelim. Şaban ayının 15’inci gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve ‘Yok mu tövbe eden, tövbesini kabul edeyim. Yok mu rızık isteyen, rızık vereyim. Yok mu şifa isteyen, şifa vereyim. Yok mu başka isteği olan ona da istediğini vereyim’ buyurur.”
Bu gece de Hadisi Şerifte ifade edilği üzere şu kısımlar hariç Allah (CC) herkesi affedecektir.
1-Allah’a şirk koşanlar.2-Ana-babalarına isyan eden, onlara asi olanlar.3-Alkollü içecekleri içmeye devam edenler.4-Büyücülük yapıp gaipten haber verme işiyle meşgul olanlar
5-Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenler6-Adam öldürüp, yaptığı bu büyük günahtan pişmanlık duymayanlar 7- Gururlu ve kibirli olanlar8-Akrabalarla ilişkileri kesenler.
Bu gecenin beş özelliği vardır:
1) Bu gecede önemli işlerin seçimi ve ayırımı yapılır.
2) Bu geceyi ibadetle geçirenlere yardımcı olması amacıyla Allah tarafından melekler gönderilir.
3) Bu gece bağışlanma ve af gecesidir.
4) Bu gecede yapılan ibadetlerin fazileti çok büyüktür.
5) Bu gecede Peygamberimize şefaat yetkisinin tamamı verilmiştir. Bu yetkinin üçte biri Şaban’ın on üçüncü günü, üçte biri Şaban’ın on dördüncü günü, geri kalan üçte biri de Şaban’ın on beşinci günü verilmiştir. Anne ve babasını incitenler, büyücüler, başkalarına kin besleyenler içki düşkünleri bu gecenin faziletinden yararlanamazlar.
Büyük deprem kıyametini yaşadık yaşıyoruz. Herkes bu felaketten bir ibret çıkarmayacak mı? Hep Müslümanların yaşam bulduğu coğrafyalarda kan ve gözyaşı var. Artık farkına varmayacak mıyız? Ülkemizde oynanan oyunları iyice özümseyip birlik ve beraberliğimize sahip çıkmayacak mıyız?
Mısır, Suriye, Irak, Bangledeş, Somali, Myanmar vb. ülkeler hep gözümüzün önünde. Müslümanlar katlediliyor, Müslümanlar birbirlerine düşürülmeye çalışılıyor. Bu kandilde bu hususu görmezlikten mi geleceğiz?
Geliniz! Üç ayların tam ortasında bulunduğumuz bu gecede hayatımızı yeniden anlamlandıralım.
Geliniz! Berat kandilinde Müslümanlığımızın farkına yeniden varalım. Müminlerin kardeş olduğunu ve kardeşler arasına giren fitnelere boyun eğilmemesi gerektiğini iyice idrak edelim.
Hz Nuh’u tufandan, Hz Yusuf’u kuyudan, Hz Yunus’u balıktan, Hz İbrahim’i ateşten , Hz Musa’yı denizden ,Hz Meryem’i iftiradan, Hz Eyyûb’u, hastalıktan, Hz Zekeriya’yı yalnızlıktan, habibin Hz.Muhammed’i ( sav) zalim ve zorba müşriklerden kurtaran ve muzaffer eyleyen Rabbimiz Sana sığınıyoruz, yardımına ve merhametine muhtacız. Ya Rabb Mekke, Medine, Halep, İdlip, Şam, Kahire Bağdat’taki kardeşlerimize ve musibet yaşayan Adıyaman, K.Maraş, Malatya, G.Antep , Hatay, Osmaniye D.Bakır, Şanlıurfa ve Kilis’teki musibet zede kardeşlerimize sıhhat, afiyet ve kardeşlik dilerim. Siyonistlerin işgali altındaki Gazze ve Kudüs özgürlüğüne kavuşması umudu ile Ya Rab bizleri zalimlerin zulmünden , emperyalist ve onların uşaklarının hile ve desiselerinden , bir afet gibi bizi saran iffetsizlikten, hayasızlık, dinsizlikten , şükürsüzlükten , sabırsızlıktan bizleri muhafaza eyle ve Tevhid ve şirkin mücadelesi tarihinin en cahilce ve gaddarca din düşmanlığı yapanları da ıslah eyle Ya Rabbi
Bu geceyi Üstadımızın tavsiyesine uygun geçirelim. Aziz, Sıddık Kardeşlerim, Bu Medrese-i Yusufiyede Ders Arkadaşlarım!
Bu gelen gece olan Leyle-i Berat, bütün senede bir kudsî çekirdek hükmünde ve mukadderat-ı beşeriyenin programı nev’inden olması cihetiyle, Leyle-i Kadr’in kudsiyetindedir. Her bir hasenenin Leyle-i Kadir’de otuz bin olduğu gibi, bu Leyle-i Berat’ta her bir amel-i salihin ve her bir harf-i Kur’ân’ın sevabı yirmi bine çıkar. Sair vakitte on ise, şuhur-u selâsede yüze ve bine çıkar. Ve bu kudsî leyâli-i meşhurede, on binler, yirmi bin veya otuz binlere çıkar. Bu geceler elli senelik bir ibadet hükmüne geçebilir. Onun için elden geldiği kadar Kur’ân’la ve istiğfar ve salâvatla meşgul olmak büyük bir kârdır.
Son olarak Düzce İl Vaizimiz ve şairimiz Latif SAYGIN hocamızın şiiri ile bitiyorum.
BERATIMIZ BİZE LÜTFEYLE Y RAB!
Geldik huzuruna kapkara yüzle,
Affet isyanımız, lütfeyle Yâ Rab!
Kalbimizi doğrult, imanla süsle,
Beratımız bize lütfeyle Yâ Rab!
Kapılıp şeytana uyduk hevâya,
Unutup yarını daldık rüyaya,
İbadet taate hep kaldık yaya,
Beratımız bize lütfeyle Yâ Rab!
Nefis sürüp bizi isyana saldı,
Günahın lezzeti aklımız aldı,
Gidince hevesi pişmanlık kaldı,
Beratımız bize lütfeyle Yâ Rab!
Habîb-i Edîb’in, ol Fahr-i âlem,
Tutsa elimizden kalır mı elem,
Setret günahımız sen eyle kerem,
Beratımız bize lütfeyle Yâ Rab!
Nefsimiz bizleri eyledi mağdur,
Senden özge hiçbir kapımız yoktur,
Latif der İlâhi ikramın çoktur,
Beratımız bize lütfeyle Yâ Rab!
Rahmetini bize lütfeyle Yâ Rab!