DOLAR
34,4867
EURO
36,2584
ALTIN
2.956,62
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Diyarbakır
Çok Bulutlu
16°C
Diyarbakır
16°C
Çok Bulutlu
Cuma Parçalı Bulutlu
18°C
Cumartesi Yağmurlu
17°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
5°C
Pazartesi Az Bulutlu
5°C
Advert

Ramazan’ın Son 10 Gününü Nasıl Değerlendirmeliyiz?

Ramazan’ın Son 10 Gününü Nasıl Değerlendirmeliyiz?
20.04.2022 21:57
566
A+
A-

Rahmet ve bereket ayı Ramazan’ın sonlarına yaklaşıldığı bu günlerin fırsata dönüştürülmesi gerektiğini belirten Diyarbakır Müftüsü İmamoğlu, tekli gecelerin ihyası ve Kadir Gecesi’nin idrak edilmesi gibi bazı konularda önemli tavsiyelerde bulundu.

Ramazan ayının son 10 gününe yaklaşıldığı bu günlerde yapılması gereken bazı ibadetlerin önemine vurgu yapan Diyarbakır Müftüsü Lütfü İmamoğlu; özellikle bu aya has olan fitre sadakasının yanı sıra zekât farizasının yerine getirilmesi, itikaf sünnetinin uygulanması, Kadir Gecesinin ihya edilmesi ve ibadetlerin Ramazan sonrası aksatılmaması gerektiğine yönelik bir takım konuları ele aldı.

 

Konuşmasında Ramazan ayının ilk 10 günü rahmet orta 10 günü mağfiret son 10 günü de cehennemden kurtuluş günleri olduğunu belirten İmamoğlu, “Artık Ramazan ayının son 10 güne girmek üzereyiz. Bu 10 gün içinde neler yapılması gerektiği hususunda Efendimiz Sallallahu Aleyhi vesellem’in hayatına baktığımızda, hayatı ibadetle geçmiş Peygamberin kendisini Ramazan’da daha çok ibadete verdiğini, son 10 gün olunca ibadetlerini daha da artırdığını görüyoruz.” dedi.

Sünnetullah gereği Müslümanların Ramazan’ın son 10 gününde daha çok ibadet etmesi gerektiğinin altını çizen İmamoğlu, “Özellikle Efendimizin tavsiye ettiği itikaf sünnetini yerine getirmemiz lazım. Herkesin bu sünneti yapma imkânı yok ama birilerini yapmasıyla diğerlerinin üzerinden sorumluluk kalkan bir ibadettir. Biz buna Sünnet-i Kifaye diyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Kardeşlerimizi mahallelerindeki camilere davet ediyoruz”

İtikaf sünnetinin tanımını yapan İmamoğlu, “İtikaf; kişinin kendisini adeta camiye hapsetmesi, 10 gün boyunca camide yatıp kalkması, zorunlu haller dışında camide kalıp ibadetle meşgul olmasıdır. Kişinin bu günlerde ibadetle uğraşması çok önemlidir. Peygamber Efendimiz oruç farz kılındıktan sonra her Ramazan’ın son 10 gününü itikafla geçirmiştir ve bunu tavsiye etmiştir. Bizim de fırsatımız varsa böyle bir sünneti uygulamamız elbette lehimize olacaktır.” şeklinde konuştu.

Ramazan’a has olan fitre sadakasına da değinen İmamoğlu, bedenin zekâtı olarak tanımlanan fitre sadakası ibadetinin aksatılmaması, ihtiyaç sahiplerinin bayram masraflarının karşılaması için fitrenin geciktirilmemesi gerektiğini belirterek imkânı olanların bu ay içerisinde zekatlarını vermeleri tavsiyesinde bulundu.

Ramazan’ın 27’inci gecesi olan Kadir gecesinin bin aydan daha hayırlı olduğunu ve gece de bütün camilerde programlar düzenleneceğini bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Kardeşlerimizi mahallelerindeki camilere davet ediyoruz. O Kadir Gecesinin feyiz ve bereketinden istifade etmek için sadece kendileri değil, hanımları ve çocuklarıyla bir bayram havasında camilerimizi doldurmalarını bekliyoruz. Çünkü Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır ve bu da 83 küsur yıla tekabül etmektedir. Yani bu kadar bir yıl ibadet etmiş gibi sevap kazanıyorsunuz. Bu vesileyle gecenin kadrini, kıymetini bilmemiz ve hazırlıklı olmamız gerekir.” diye belirtti.

“Kur’an’ın verdiği mesajları hayatımıza uygulamaya çalışalım”

Bu ayın Kur’an ayı olduğunu da hatırlatan İmamoğlu, “Ramazan ayının son günlerine yaklaştığımız bu günlerde Kur’an’la daha fazla haşır neşir olalım ve Kuran ahlakıyla ahlaklanmak hususunda da gayret gösterelim. Vaaz ve sohbetleri dinleyerek camilerimizde ki mukabele programlarına katılıp Kur’an ayı olduğunu birebir yaşamış olalım ve dersler alalım, verdiği mesajları kendi hayatımıza dökmeye çalışalım.” dedi.

Ramazan ayında alışkanlık haline getirilen ibadetlerin Ramazan sonrasında da yapılması hususunda telkinlerde bulunan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Müslümanlık sadece Ramazan ayına mahsus olan bir anlayış değildir. Müslüman, hayatı boyunca Müslümanca yaşamalıdır. Ramazan ayı içerisinde kendimize çeki düzen veriyor, namaz kılıyor, asla yalan söylemeyeceğimize ve ağzımızdan kötü söz çıkmayacağına dair söz veriyoruz, nitekim sözümüzde duruyoruz ama bu sadece Ramazan’a mahsus olmamalıdır. Ramazan’da edinilen bu güzel alışkanlıkların Ramazan sonrası da mutlaka devam ettirilmelidir. Peygamber Efendimiz ‘in ‘İbadetlerin en makbulü az da olsa devamlı olanıdır’ hadisince bizler Allah’a kullukla mükellefiz ve bu sadece Ramazan’a mahsus olmayıp ömrümüzün sonuna kadar kulluk şuuruyla hareket etmemiz gerekir.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.