“And olsun burçlarla dolu göğe, vaad edilmiş güne, şahitlik edene ve edilene, o çukurları, alev alev yanan ateş çukurlarını hazırlayanlar mahvolmuşlardır. Hani o sırada ateşin başına oturmuşlar, insanlara yaptıklarını seyrediyorlardı. Aziz, övgüye layık, göklerin ve yerin Maliki olan Allah’a inandıkları için, sırf bu sebeple onları ağır işkencelere uğrattılar. Ama Allah her şeye şahittir. Mümin erkekler ve mümin kadınlara işkence edip sonra tövbe etmeyenler var ya, işte onları cehennem azabı, yakıcı azap beklemektedir.” BURUC 1-10
Peygamber Efendimiz’in bu ayetlerle ilgili anlattığı bir hikaye vardır; geçmiş dönemde sihirbazın biri, kralına der ki, artık yaşlandım bana bir genç gönder ki, ona sihir öğreteyim. Kral ona zeki bir genç gönderir. Genç sihirbazdan ders alamaya gidip gelirken, yolda gizli ibadet eden bir Rahip ile karşılaşır. Merak eder, ondan da ilim öğrenir. İnsanların yolunu kapatan bir hayvanı, sihirbazı mı doğru söylüyor yoksa Rahip mi, diye ikisinin öğrettikleriyle öldürmeye kalkar ve nihayet Rahibin öğrettikleriyle o canavarı öldürür. Namı yayılır, insanları dua ederek tedavi etmeye başlar. Kral bunu öğrendiğinde o tam bir Mümin olmuştur. Genç hiç bir işkenceyle dininden dönmeyince, onu askerlere verir, bir dağın başından aşağı atmalarını emreder, ama Allah askerleri helak eder genç kurtulur. Bu sefer denizin ortasına gönderir, gemi batar her kes ölür, ama Rabbi genci yine kurtarmıştır.
Genç, krala der ki, beni öldürmenin tek yolu, halkı meydanda toplayacaksın, sonra da BİİSMİHİ RABBİ ĞULAM(gencin Rabbinin adıyla) diye bana ok atarsan beni öldüre bilirsin. Ve kral bu şekilde genci öldürür. Genç canını feda etmiştir, ama uyuyan halkı da uyandırmıştır. Herkes kralın Rab olmadığını anlamış ve gencin Rabbine iman etmiştir. Buna öfkelenen kral hendekler kazdırıp, içini ateşle doldurmuş ve dininden dönmeyen müminleri ateşe atmıştır. Kucağında çocuğuyla bir kadın tereddüt edince, küçük çocuk dile gelmiş korkma doğru yoldayız diye annesini uyarmış, onlar da ateşe atılarak öldürülmüşlerdir.
Yıllarca İsrail kendini, ulaşılmaz, yenilmez göstermiş, adeta insanlar onu İLAH yerine koymuşlar. Filistin boşuna direniyor, çocuklarının ölümüne sebep olmaktan başka bir şeye yapmıyorlar, teslim olmaları en iyisi, İsrail’i yenmek mümkün değil diye birbirlerini kandırıp durdular.
Ama HAMAS’ın GENÇleri. İsrail’e Bisimihi Rabbi Ğulam dedirtmeyi başardı. Bütün dünya İsrail’in yenilmez, ulaşılmaz olmadığını anladı. Elhamdulillah… Selam olsun o gençlere ve mücadelelerine…
