Şeyh Ahmet Yasin ümmetin suskunluğunu için ne demişti. Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helâk olmuş ölüler! Hâlâ kalpleriniz sızlamıyor mu? başımıza gelen bu acı felâketler karşısında , Bir halk yok mu?
Hiç mi? kimse yok, Allah için ve ümmetin namusu için kızacak? Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak! Ümmetin Suskunluğunu Sana Şikayet Ediyorum! Allah’ım! Ümmetin suskunluğunu sana şikâyet ediyorum!
İsrail’in kudurmuş köpekleri, her yıl olduğu gibi bu senede Ramazan ayında var gücüyle, Kudüs’te, Filistinlilere saldırarak bir çok sivil ve savunmasız insanları şehit ettiler.
Bir avuç yahudi ve lanetlenmiş bir kavme karşı, suskun olan bir buçuk milyar müslüman’ı sana şikayet ediyoruz ya Rabbi.
İsrail’in yaptığı bu zülme karşı protesto ve kınamada başka yaptığı bir şey yoktur. Allah cc bakara suresi 191 ayetinde “Onları yakaladığınız yerde öldürün; sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Harâm civarında onlar sizinle savaşmadıkça siz de orada onlarla savaşmayın. Şayet sizinle savaşmaya kalkışırlarsa o zaman onları öldürün. İşte kâfirlerin cezası böyledir.” Artık İsrail devletine karşı somut bir adım atılması gerekiyor. İsrail’in yaptığı bu vahşetine karşı tüm müslümanlar’ın üzerine cihab ve farzdır. İsrail’i haritadan silene ve yok olana kadar onlarla savaşmak gerekir.
Bizler israil’e karşı dik durup birlik olmalıyız ki zalim İsrail devleti helak olsun. Bu gün müslümanlar’ın yek vucud olup, tek yumruk olup ve o yumruğu İsrail’in beynine indirme günüdür.
Bu gün diriliş günüdür, bu gün kıyama geçme vaktidir. Filistinli müslümanlar ve mecsidi Aksa çaresiz, müslümanlar’ın kanı oluk oluk akıyor. Taş ve sapanla mescidi Aksa’yı canı pahasına korumaya çalışan Filistinli müslümanlar, Selahadinleri bekliyorlar. Filistin, Filistinlilerin davası değildir, Filistin Müslümanların ve ümmetin davasıdır.