Gerçekler Ne Acıtır Ne Gücendirir

Gerçekler ne acıtır nede gücendiriyor. Bilmek istediğimiz her şey için son zamanlarda, gençler neden ailerine ve diğer büyüklerine saygısızlık ediyorlar. Buraya bir kaç neden yazabiliriz. Şimdi ki nesil varlık için içinde, her istediğini rahat temin edebilen, cebinde parası kendi ihtiyaçları kendi karşılıyor, annesi ve babasını saymıyor. Aile büyükleri biz geçtik çocuklarımız çekmesin mantığı ile çocuklarımız bu hale geldi.

Zamanımızda okula giderken çantamıza bir dilim peynir bir parça ekmek koyardık okula öyle giderdik bitene kadar böyle devam ediyordu. O zaman tost ve sandviç yoktu. Evimizde televizyon yoktu. Bir filmi izlemek için aile büyüklerinin izni alarak komşulara giderdik. Okula giderken bir tek ayağımızda siyah lastik (sola reş) ayakabımız vardı. Evde giydiğimiz elbiselerle okula giderdik pantolon beş yama ile. Beden eğitimi için değil marka giyecek bir eşofmanız yoktu. Eve geç geldiğimizde ceza alırdık. Okulda bir suç işlediğinde velimiz okula çağrılırdı, hem veliden hem de öğretmenden temiz iki tokat yerdik. Tablet, bilgisayar, telefonu bırak evde oynayacak oyuncağımız yoktu. Şimdikiler gibi bir ödevin olduğu zaman Googleden kopyala yapıştır iki dakikada ödevi bitir. Bizim zamanımızda aile için okumuş olan kişi ödevlerinizde bize yardımcı olurdu. İyi notlar aldığımızda ödül almıyorduk, düşük not aldığımızda cezalandırılıyorduk.

Ya şimdiki neslin çocukları ellerinde tablet ve telefonla oynayarak sabahlanırlar. Dedik ya şimdi nesil ne görmüş. Biz masallar (çirok) dinleyerek uyurduk. Sabah okula giderdik öğlenden sonra oyun oynardık. Çelik çomak (darı pélé), misketle (ğaru menaş), körebe, saklambaç, beş taş (heftok), birdir bir, seksek, ip atlamak, mahalle maçları , lig maçları izlemek için kahve penceresinde kaçak yoldan izlerdik maçları, kahve sahibi fark edince bize su dökerdi sırıl sıklam ıslanırdık. Yokluk vardı ama huzurluyduk.

Eğer sende bu elitin bir parçasıysan hayata yaşadığını, kaldığını kanıtlamak için yaşadığın tecrübelerini aktarmalısın. Bu milenyum (bin yıl) kuşağı için daha az rıza ve daha çok disiplin dünyanın buna ihtiyacı vardır. Düzen, saygı, disiplin, nezaket, eğitim yükümlülüktür. Sadece hakların değil görevlerinde olduğu bir dünya için.